Sayfalar

sscbrusya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
sscbrusya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

I. Dünya Savaşı (Bölüm 3: Sonuç, Antlaşmalar)

d) Savaşın Sonucu

(Resim: I. Dünya Savaşı sonrası Avrupa)

İttifak Devletleri’nin savaşın başında üstünlük sağlamalarına rağmen Almanlar, savaşın ikinci ve üçüncü yıllarında yeniden Marne cephesini zorladılarsa da bir sonuç elde edemediler; İngilizleri barışa zorlamak amacıyla denizlerde şiddetli bir savaşa giriştiler. Denizaltılarıyla her gün binlerce tonluk gemiler batırmalarına rağmen İngilizler, ABD’nin de yardımıyla savaşa devam etti. Bu sırada Rusya’da İhtilal çıkması ve çarlık yönetiminin sona ermesi üzerine Rusya savaştan çekilince (1917), İttifak Devletleri, güçlü bir düşmandan kurtulmuş oldularsa da bu durum onlara önemli bir yarar sağlamadı. Daha sonra ABD’nin İtilaf Devletleri yanında savaşa girmesi her şeyi değiştirdi.

İki milyon kişilik bir orduyla Fransa’ya çıkan ABD, Almanlara karşı saldırıya geçip Almanların Batı Cephesi’ni ortadan kaldırdı ve İttifak Devletleri, bütün cephelerde yenilgiye uğradılar. Bu arada Osmanlıların Irak ve Suriye’de yenilmeleri üzerine İngilizler, Halep ve Musul üzerine yürümeye başladılar.

I. Dünya Savaşı (Bölüm 2: Cepheler)

Birinci Dünya Savaşı’nda Türk ordusu, İngiliz, Fransız ve Ruslara karşı dokuz cephede savaştı:

1) Kafkas (Doğu) Cephesi: Karadeniz’den İran içlerine kadar uzanan ve Türklerle Rusların çarpıştığı cephe.

2) Irak Cephesi: Basra Körfezi’ne asker çıkararak Irak’ı işgale girişen İngiliz kuvvetleriyle çarpışan Türk kuvvetlerince kurulan cephe.

3) Sina-Filistin Cephesi: (Kanal Cephesi): Türklerin Süveyş Kanalı’na yaptıkları iki taarruzun başarısızlığa uğraması üzerine İngilizlerin, Filistin’i işgal amacıyla karşı taarruza geçmeleri sonucu açılan cephe.

4) Çanakkale Cephesi: İngiliz ve Fransız donanmalarının Çanakkale Boğazı’nı açmak için 18 Mart 1915’te denizden yaptıkları saldırının başarısız kalması üzerine Arıburnu ve Seddülbahir bölgelerine asker çıkarmalarıyla kurulan cephe.

I. Dünya Savaşı (Bölüm 1: Sebepler, Taraflar)

a) Savaşın Nedenleri

(Resim: “İttifak kuvvetli bir inançtır. Zafere inanıyorum.”)

İtilaf Devletleri (İngiltere, Fransa ve Çarlık Rusya) ile İttifak Devletleri (Almanya, Avusturya-Macaristan ve Osmanlı Devleti) arasında geçen ilk büyük savaş (1914-1918). Daha sonra ABD, İtalya, Japonya ve Balkan ülkelerinin de savaşa katılması, tüm Avrupa’dan Uzak Doğu’ya uzanan ve denizlerde de süren bir cephe açtı. Savaşın gerçek nedeni, endüstri devrimi sonrası geniş üretim gücü kazanan devletlerin, dünya pazarını paylaşma konusundaki istek ve çelişkileridir. 20. Yüzyılın sonlarına doğru özellikle Almanya ve İtalya, kısa sürede bir sanayi ülkesi durumuna geldilerse de hammadde ve Pazar sorunlarının çözümü için, sömürgeler elde etmede geç kaldıklarından ekonomik sıkıntıya girdiler. 1870’te ele geçirdiği Alsace-Loren bölgesi yüzünden Fransa ile anlaşmazlık halinde olan Almanya, Afrika ve Okyanus adalarında sömürgeler elde etmeye çalıştığından buralarda da İngiltere ile karşı karşıya geldi.

Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ile Rusya, Balkanlar’a yerleşme konusunda siyasi bir çatışma içindeydi. Almanya, bu konuda Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nu destekliyordu. Çünkü Balkanlar’a egemen olacak bir Rusya, gelecekte Almanya için sorun yaratabilir; bu durum, Almanya’nın Osmanlı Devleti üzerindeki amaçlarının gerçekleştirilmesine engel olabilirdi.

Soğuk Satranç Savaşı

Soğuk savaş döneminde Sovyetler Birliği ve Birleşik Devletler arasındaki bir başka çekişme satranç masasında sürüyordu. Sovyetler uzun yıllardır dünya satranç şampiyonluğunu kimseye kaptırmıyordu ve satrancı ulusal bir oyun haline getirmek için de çok büyük paralar harcıyorlardı. Bu dönemde yapılan maçlar büyük ilgiyle izlendiği gibi turnuva ödüllerinin de artmasını sağlamıştır. SSCB - ABD çekişmesinde, KGB'nin Amerikalı satranççının metabolizmasını bozduğu iddialarından oturulan sandalye ve masaların kimyasal testlerden geçirilmesine kadar olaylar yaşanmıştır.

ABD'li satranç ustası Robert Fischer kimilerine göre en büyük satranç dehalarından biriydi. Fakat herkesin ortak görüşü onun garip biri olduğuydu. 13 yaşında ABD gençler şampiyonu, 14 yaşında ABD şampiyonu ve 15 yaşında da satranç tarihinin en genç büyükustası (GM) olmuştu. Sorunlu bir çocukluk geçirmişti, satranç oynamaktan başka hiçbir şey yapmazdı. Kadınları sevmez, onların düşünmek için yeterli kabiliyete sahip olmadıklarını söylerdi.